Öncelikle altını çizerek ifade etmek isterim ki:
Muhtarlık, Türkiye Cumhuriyeti’nin en köklü ve en sahici yerel yönetim kurumudur. 1829’dan bu yana kesintisiz devam eden bu yapı, demokrasinin halkla buluştuğu ilk temas noktası, devletin vatandaşa uzanan en samimi elidir.

Bizler, mahallelerimizde ve köylerimizde yaşayan vatandaşlarımızın doğrudan muhatap olduğu, sorunlarına ilk elden çözüm arayan, ihtiyaçlarına gece-gündüz demeden koşan temsilcileriz. 

Bugün hastasına refakat edecek yakını olmayan da, sobası yanmayan da, okul servisinden muzdarip olan da, adalet arayan da ilk olarak kapısını çaldığı yer muhtarlık olmuştur.

Muhtarlık makamı sadece belge düzenleyen bir yer değil, sosyal adaletin, toplumsal huzurun ve yerel yönetimin vicdanıdır.

Tüm bu gerçekleri göz ardı ederek “Muhtarlık ne işe yarar?” şeklinde sorular soranları, bizleri mahallelerimizde bir günlüğüne misafir olmaya davet ediyoruz. Gelin, o gün boyunca bir muhtarın çalan kapısını, ağlayan çocuğunu, dile gelen talebini, hastasını, işsizi, yoksulunu, yaşlısını görün. O zaman muhtarlığın ne işe yaradığını, sadece belgelerle değil insan hayatına dokunan binlerce hikâyeyle anlayacaksınız.

Bizler, Tüm Köy ve Mahalle Muhtarları Sendikası (TÜM MUHTAR SEN) olarak, bu kurumun kaldırılması bir yana, güçlendirilmesini, yetkilerinin artırılmasını, çağdaş ihtiyaçlara göre yeniden yapılandırılmasını savunuyoruz. 

Çünkü bizler koltuk değil, milletin sesi olmayı tercih ettik.

Bu vesileyle; tüm muhtarlarımızı birlik olmaya, kurumlarına sahip çıkmaya davet ediyor, kamuoyunun da bu hassasiyetle değerlendirme yapmasını temenni ediyorum.

Saygılarımla,
Selami AYKUT
#TMS ve #TÜMMUHTARSEN
Tüm Köy ve Mahalle Muhtarları Sendikası Genel Başkanı